Bazı sözleri kimin söylediği de çok önemlidir

”İnsanlık tarihinde hiçbir zaman bu kadar küçük bir azınlık
bu kadar büyük bir çoğunluktan bu kadar çok şey çalmamıştır. (Mevcut para
sisteminden) Bitcoin ile kurtulun.”

Çok iddialı bir çıkış. Ancak bu sözü söyleyen kişinin
kimliği sözün kendisinden bile önemli. Sözün sahibini yazının sonunda
açıklayacağım. Sürpriz.

Önce bakalım bu söz ne kadar doğru

1971 Yılında ABD doların altın ile olan bağını tamamen
kopardı. O tarihten sonra dünyanın rezerv para birimi dolar herhangi bir sınıra
bağlı kalmaksızın üretilmeye başlandı.

Gini katsayısı 0 ile 1 arası değer alan bir eşitsizlik
göstergesidir. 1’e Yaklaşıldıkça eşitsizlik artıyor demektir.

ABD Merkez Bankası FED’in Minneapolis  Şubesi Haziran 2018’de bir araştırma
yayınladı. ”ABD’de Gelir ve Servet Eşitsizliği 19492016” isimli bu araştırmaya
göre hem gelir hem de toplam servet ya da zenginlik alanında eşitsizlik
1950’den 1971’e kadar iyileşirken o tarihten sonra kötüleşmiş.

Araştırmaya göre 1950’den 1971’e kadar Gini katsayısı gelir
dağılımında 044’ten 043’e düşerken sınırsız para basımı başladıktan sonra
2007’de 055’e kadar yükselmiş. 2008 Krizi’nden çıkmak için FED 200 yıllık ABD
tarihinde basılan Merkez Bankası parasının 35 katını basmıştı. 20082016
Arasında ise gelir dağılımı için Gini katsayısı 055’ten 058’e tırmanmış.

Aynı şekilde servet dağılımı için de Gini katsayısı
19501971 döneminde 081’den 080’e düşerken sınırsız para basımı ile önce
2007’de 082’ye ve kriz sonrası 2016’da 086’a çıkmış.

‘Our World in Data’dan Joe Hasell’in 23 Kasım 2018’de
weforum.org’da yayınlanan bir başka incelemesine göre ise ülkelerin nüfuslarına
göre ağırlıklandırılmış Gini katsayısına göre Dünya çapında gelir eşitsizliği
19902015 döneminde 0367’den 0408’e sıçramış.

Neden tüm dünyada gelir ve servet eşitsizliği artıyor?
Merkez bankalarının ürettikleri sınırsız para özellikle gelişmiş ve yaşlı
ülkelerde sosyolojik değişimlerden dolayı üretime giremiyor. Üretime girmeyen
bu paralar başta bonolar emlak ve borsalar olmak üzere varlık fiyatlarını
şişiriyor. Bu varlıkların çoğu da nüfusun en zengin kısımlarının elinde olduğu
için gelir ve servet eşitsizliği de böylece sürekli artıyor.

Özellikle 2008 Krizi’nden sonra öyle bir ortama girdik ki
Mevcut parasal sistem bir takım yıldızlı teknoloji şirketlerinin hisse
fiyatlarının düşmesine ya da lüks konutların değer kaybetmesine tahammül
edemiyor. Oysa dünyada milyonlarca çocuğun açlık çekmesi ya da bazı hayati
ilaçların temin edilememesi vs önemli değil.

İnsanlık tarihinin en büyük gelir ya da artıdeğer transferlerinden
bir tanesinin gözlerimiz önünde sınırsız para basılarak gerçekleştirildiği
anlaşılıyor. Peki çare neden Bitcoin?

Çünkü adeta blokchain teknolojisi ile küresel otomatik bir
Merkez Bankası gibi işleyen Bitcoin yazılımı ürettiği para birimi Bitcoin’in
sayısını 21 milyon ile kesin olarak sınırlamış durumda. Para miktarı sınırlı
ekonomik gelişim ve talep sınırsız olunca doğal olarak Bitcoin’in değeri
sürekli artacaktır. Dolar 1913’te FED kurulduğundan beri satın alma gücünü
neredeyse %99 oranında kaybederken; Bitcoin dolar karşısında değerini son 10
yılda tüm büyük dalgalanmalara rağmen 230 bin kat arttırdı!

Ancak Bitcoin’in dolar gibi bütün dünyada tüm parasal
işlemlerde yoğun biçimde kullanılması mümkün değil. Çünkü Bitcoin teknolojisi
hızı değil sağlamlık ve güvenliği önceliyor. Bitcoin saniyede 3 ila 5 işlem
yapabilirken örneğin dünyanın en sık kullanılan ödeme platformlarından VISA
saniyede binlerce işlem gerçekleştiriyor.

Modern küresel para sisteminde değer saklama fonksiyonu
sınırsız para ile tamamen bozulmuş halde. Çalışanlar dolar ve benzeri paralarla
ödeme alıyor ve para biriktirmeye kalktıklarında farkında olmadan satın alma
güçlerini yitiriyorlar. Oysa Bitcoin ödemelerde hızlı kullanılamasa da asıl
olarak bozulmuş olan bu değer saklama fonksiyonunu çalıştırdığı için büyük
rağbet görüyor.

Şimdi gelelim en başta verdiğimiz sözün sahibine: Bu sözü
açık açık söyleyen kişi 27 Ağustos 2020’de attığı tweet ile…

VISA Kıdemli Politika Direktörü Andy Yee

Comments (0)
Add Comment